bir insanı çok sevmek demek onunla illa da aynı evi paylaşmak değildir sonuçta bir insanla aynı evi paylaşmak onunla bütün ömrü paylaşmak demek değildir sonuçta seni çok seviyor olmam demek ömrümü sana adamam demek değildir sonuçta
Kayıtlar
Ekim 7, 2012 tarihine ait yayınlar gösteriliyor
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
bir kerhanenin atıkları kulaklarımın üstünü doğru karıncalandırıyor içinden ne pislikler çıkacak bekliyorum iplerinden boşanmış gibi hırlayarak bekleyen yeşil yeşil adamlar görüyorum bağırsakları delinmiş bokları üzerine sürülmüş yemekten ikiye yarılmış mideleri ile iskemlelerinde oturan yeşil yeşil adamlar bütün dünyaya bulaşan pisliklerini görüyorum her yere sızan
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
neden korktun köpek gibi kapıda yatmaktan mı korktun gece içip içip aşığın kapısında cep telefonunda e-postasında nara atmak istemek hatta girişimlerde bulunmak değil mi yahu romantizm nerde değecek acaba bu dizler birbirine diye türlü oyunlarla otobüste oradan tutma buradan tut telaşları değil mi romantizm her gece yalnız uyurken bir gececik yarabbim bir gececik sarılı vereyim sırtına alı vereyim ense kokusunu deyip deyip durmak değil mi romantizm romantizm ne ki sizin oralarda dibi kırmızı mumla süslenmiş iki şarap kadehli bir yuvarlak masa mı yahu romantizm hani onu görmek umudu ile yolları bir arap saçı gibi birbirine dolaya dolaya aylak gibi gezmek sokak sokak onu aramak değil mi romantizm hani ona kendini fark ettirmek için kırk takla atıp bir tanesini bile fark ettirememek değil mi hani romantizm mesaj attıktan on saniye sonra görmedi galiba diyip üzülüp keşke mesaj atmasaydım da arasaydım demek değil mi r
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
masa ile sandalye arasında bir boşlukta yüzüyor gibiyim yazıyı çiziyi gözlerim yarı kapalı beceriyorum kafam mengenenin arasında parmaklarımın ucundan ateş çıkıyor dişlerimin arasından akan sıvı çenemden bacaklarımın arasına doğru doluyor yeşil bir kurbağa gibi yansıyorum ekrana mavi bir ot gibi yok duman gibi gri bilemedim ki sahte bir jinekoloğun elleri arasında iki bacağımı ayırmış kafamı bulmaya çalışıyorum dönen bu şey bir sinek gibi tepemde dönen bu şey bir dünya mı bilemedim ki ensemden sırtıma doğru yayılan sıcaklık omuz başlarımda ki bu karıncalanma dilimin ağzımın içinde büyümesi göğsümdeki kaşıntı sandalyeden düşmek üzere olan kıçım penceremde sallanan osuruk ağacının dalları kasetten çalan acı ciyak kadın sesi önüme önüme düşen başım hay bu başım ey yüce tanrım diyemeyen allahsız başım dön de durma büyüyen göz bebeklerim yuvalarından fırlama göz kapaklarım zorlanma afyonlu kalbim çarpma çarpma çarpma
- Bağlantıyı al
- E-posta
- Diğer Uygulamalar
gözlerime bir baksana sen benim ben senin her gün kandırdığın keriz miyim sen benim hangi boş anımda taa en zayıf yerimden bir virüs gibi girdin senin ben taa kim bilir hangi lanet boşluğuna ben senin ne bileyim nerelerimi sokup ben senin değilim diye söyleneyim sen benim bi kıymetimi ben senin bi eşşekliğini senin ben taa bana sen benim canımsın diyen dilini dilim dilim dileyim